cinsel-islev-bozukluklari

Cinsel terapi, bireylerin cinsellikle ilgili duygusal, düşünsel ve davranışsal sorunlarının çözümünü sağlamak, psikolojik ve cinsel sağlıklarına destek sağlayan teknik ve yaklaşımlara denilmektedir.

Cinsel işlev bozukluklarından dolayı psikolojik denge bozulabilmektedir. Bu bakımdan psikolojik dengeyi sağlamak ve bireylere yeniden cinsel eğitim vererek düşünce ve duygu akışı sağlamak, bireylerin kendilerini ve partnerlerini daha iyi tanımaları, böylece cinsel çatışmayı ortadan kaldırmak, oluşan kaygı ve stres durumlarını azaltmak ve tüm bunların sonunda daha uyumlu ve doyum sağlanabilen bir ilişki geliştirmek amaçlanmaktadır.

Bazı kişilerin cinsel olarak çok mutlu, cinsellikten haz alan, cinselliği rahat ve güveli yaşayan, partneriyle uyumlu ve tam olarak doyumu yakalayan bireyler olduğu, bazı kişilerin ise cinsel olarak mutsuz, cinsellikten duygusal acı çeken, cinselliği korku ve kaygıyla yaşayan, partneriyle sürekli çatışma haline olan bireyler olduğu görülmektedir. Peki, bunun nedenleri neler olabilir?

Uyumlu ve doyurucu bir cinsel yaşam bizlerin elindedir. Her şeyden önce cinsellik hakkında edindiğimiz önyargı ve oluşan saplantılardan kurtulmak gerekmektedir. Cinselliğe yaklaşımımızı değiştirmeliyiz. Cinsel terapi sürecinde, kişilerin cinsel sorunlarını ve bunların temelinde yatan kişisel nedenlerini anlamaları sağlanır, bunun sonrasında psikolojik ve cinsel sağlıklarına destek sağlayan teknik ve yaklaşımlar geliştirilmektedir.

Cinsel terapi; psikolojik ve cinsel sorunları olan ve bu sorunlarla baş etmekte yetersiz kalan kişilere programlık olarak belirli teknik ve yöntemlerin uygulandığı profesyonel bir yardım hizmeti sürecidir.

Cinsel işlev bozuklukları, kişinin iç dünyasındaki çatışmalardan kaynaklanabileceği gibi kişiler arası çatışmaların etkisiyle de oluşması mümkündür. Cinsel işlev bozuklukları sosyokültürel baskılar, cinsellikle ilgili bilgi eksikliği, önemli bir psikolojik sorunun sonucu, çarpıtılmış ve olumsuz düşüncelerimiz ve ya farklı bir stres durumundan kaynaklanabilir.

Kadınlarda yaygın görülen cinsel işlev bozuklukları; vajinismus, cinsel isteksizlik, orgazm olamama, disparoni ( ağrılı cinsel ilişki) dir. Erkeklerde yaygın görülen cinsel işlev bozuklukları; erken boşalma (premature ejakulasyon), sertleşme sorunu (erektil disfonksiyon), geç boşalma, erkekte cinsel doyumsuzluk (satriasis), cinsel ilişkiye girememe, porno bağımlılığı, performans anksiyetesidir.

Vajinismus, erken boşalma, ereksiyon bozukluğu, cinsel isteksizlik gibi cinsel işlev bozukluklarında cinsel terapi desteği alan kişilere en kısa sürede ve en yüksek başarıya ulaşabilmeleri adına, aynı zamanda davranışçı ve bilişsel davranışçı psikoterapi, çift terapisi ve ya evlilik terapisi teknikleri kullanılabilmektedir.

Cinsel terapi sürecinde bireylere, gevşeme, güven geliştirme, konuşma, dokunma, aşk oyunları, kendilerine güvenme, kendi bedenleriyle barışık olma, cinsel hayatlarındaki problemlere çözüm üretebilme ve hızlı bir gelişme göstermeleri için kendine yardım tekniği konusunda destek sağlanmaktadır.

Cinsel yaşamı etkileyen bazı önemli faktörler vardır, eşlerin birbirleriyle rahat konuşmaları, ideal ortamı oluşturmaları, dokunma ve okşama ile yakınlık kurmaları, bu yakınlığı aşk oyunları ile zenginleştirmeleri, ön sevişme ile rahatlık ve gevşemeyi sağlamaları, utanç duygusundan kurtularak kendileriyle barışık barışık olmaları ve partnerine karşı sevgi saygıyla yaklaşmaları gerekmektedir.

Cinsel terapide başarılı olmada en önemli faktör kişinin kendisini ve partnerini iyi tanımasıdır. Terapi sürecinde uygulanan yöntem ve tekniklerin yanında kişilerin istek ve motivasyonları da önemlidir.

Cinsel terapi sırasında, güven ortamı oluşturmak önemli bir yer tutmaktadır, zira ilk defa karşılaşılan birisiyle cinsel yaşamını konuşmak zor olabilecektir. Cinsel terapide gizlilik esastır ve hiçbir şekilde yargılamadan sorunların anlaşılması gerekmektedir. Terapi sürecine göre çeşitli teknik ve egzersizlerle de süreç desteklenir. Cinsel terapi süreci, kişiyle yalnız olarak yürütülebilir fakat çift olarak yürütülen süreçler kısa sürede daha etkili sonuçlar verebilmektedir.

Cinsel terapi konusunda destek için başvuru süresinde genellikle 3 ile 12 hafta arasında destek planı hazırlanır, bu süreç kişilerin vajinismus, erken boşalma, ereksiyon bozukluğu, cinsel isteksizlik gibi gereksinimlerine, istek ve çabalarına göre değişiklik gösterir.